"Ölüm" pazarlanabilir mi?

Bu sorunun cevabını ilk duyduğunuzda "hayır" diye yanıtlayabilirsiniz belki ama doğru cevap "evet". Aslında pazarlanıyor bile. Dün(cumartesi) gazetede okuduğum bir yazıda Jade Goody adlı bir kadının varlığından haberim oldu. Jade Goody, birkaç yıl önce Türkiye'de de yayınlanan, o dönemde çok tartışma yaratan ve aynı anda reyting rekorları kıran, bir grup insanın bir eve tıkılıp bütün ülkenin de o insanların hayatlarını dikizledikleri bir program sayesinde ünlenmiş. Evet tahmin edildiği üzere BBG(Biri bizi gözetliyor)den bahsediyorum.

Jade Goody İngiltere'de yayınlanan BBG programı ile ünlenmiş ve ülkesinde çok tanınıyor. Yumurtalık kanserine yakalanıyor ve çok az bir ömrünün kaldığını öğreniyor genç kadın, iki de çocuğu var. Buraya kadar tamam. İlginç olan Jade Goody yaşamının son dakikalarını ve hatta ölüm anını yaklaşık 4 milyon liraya satışa çıkarıyor. Bir de adına internet sitesi açılıyor ve Goody'nin ölüm tarihini ve saatini bilene i-Phone 3G hediye edileceği açıklanıyor. Yani ölümünün her türlü etinden sütünden faydalanılıyor.

İşin etik kısmı bir tarafa, yani insanların başkalarının hayatlarını dikizleme merakının , ölümlerini bile buna dahil etmiş olmalarının, toplumun hangi noktada olduğu göstermesi bir tarafa, herşeyin, "ölüm"ün bile pazarlanabilir olduğunun tam kanıtı budur işte. Evet olayların, kişilerin ,hatta ideolojilerin bile pazarlanabilir birer ürün haline geleceğini öğrendik, biliyoruz ama ölüm benim aklıma gelmemişti doğrusu. Ama oluyormuş. Yani evet "Death is marketable!"

1 yorum:

Melike Demirbağ Kaplan dedi ki...

Çok güzel gözlemlemişsin, tebrikler.